4 Eylül 2011 Pazar

Bölüm:5 ''Rüya''

Uyandığımda saat sabahın beşiydi.Demek hepsi birer rüyaymış.Yangın,Berk'in bana gelmesi ve polisin kapıma dayanması hepsi hepsi birer rüyadan ibaretmiş.Uyandığımda derin bir oh çektim,iyi ki gördüklerim gerçek değildi içim o kadar rahatlamıştı ki...Kapı çaldı ve gelen Berk'ti.Yarın birkaç arkadaşıyla sinemaya gideceklermiş.Beni de çağırdı.Normal zamanda olsa gitmezdim.Yani sonuçta 2 gündür tanışıyoruz Berk'le.Ama kız arkadaşlarının da geleceğini söyleyince bu fırsatı kaçırmak istemedim.Berk ısrar kıyamet gelmem gerektiğini ,Saat sekizde beni kendisinin götüreceğini söyledi.Tabii hiç kaçırır mıyım? Hemen alışverişe çıktım,bir kaç parça kıyafet aldım ve kuaförün yolunu tuttum.Eve döndüğümde saat 7.30 olmuştu bile.Yarım saatte de makyajımı yaparsam Berk geldiğinde de hazır olurum.Kapı çaldı ve Berk geldi.Hemen yola çıktık.Garaja indiğimizde hayretler içinde kaldım.Çünkü Berk'in arabası beni benden aldı.Çok güzel spor bir arabası vardı.Sinemaya geldiğimizde Berk arkadaşlarına ''biz burdayız hadi gelin '' dedi.Çok düzgün arkadaşları vardı.Hepsiyle gayet iyi anlaştım.Pek çok ortak yönümüzün olduğunu farkettik.Ne?Bu kız Tolga'nın yanında gördüğüm kız değil miydi? Bu kızın burada ne işi var?Demek ki tam bir saattir hanımefendiyi bekliyormuşuz.Kızla konuştukça onun düşündüğüm kadar da sinir bozucu olmadığını anladım.Tolga'nın t sinden bile bahsetmedim.Sinema çok güzeldi.Hepimiz kahkahalara boğulmuştuk.Bir ara salon Berk'in kahkahalarına  bile gülmeye başlamıştı.Açıkçası ben de dahil olmak üzere çok eğlenmiştik.Film bittikten sonra Berk bana ''Yakınlarda bildiğim güzel bir bar var,gidelim mi?''dedi.Herkes birbirinden bağımsız başka yerlere gidiyordu.Tamam itiraf ediyorum daha önce adamakıllı bir bara adımımı bile atmamıştım.Bara girdiğimizde cıstak cıstak diye  bir müzik çalıyordu.Berk her zamanki havalı tavrıyla daha önce adını duymadığım bir içki istedi.Sıra bendeydi ben ne istemeliydim ki?Kola?Soda?Of ne yapacağım şimdi ben?Rezil oldum.Hep bu babamın yüzünden. Tatil köyündeki dandirik diskodan başka bir yere götürmemişti beni.Zaten orada da meyve suyu içmiştim.Şimdi kocaman kız oldum ama bu konulara ne ilgim var ne de bu konularla alakalı bir bilgim.Ben de Berk'in istediği içkiden istedim.Artık şansımıza ne gelirse.Ve içkiler geldi Berk'in aksine ben elimdeki kadehi bir dikişte içtim.Bundan olsa gerek çift görmeye başladım.Yandım ben!Sarhoş mu oldum?Tamam şimdi düzelirim ben.Berk'in ''iyi misin?''lafına karşılık ben de ''iğjyim''demişim.Birden midem bulanmaya başladı ve kendimi lavaboda öğürürken buldum.Neyse ki düzelmiştim.Hemen Berk' eve gitmek istediğimi söyledim.O da -zavallıcık korktu mu ne ?-apar topar beni eve götürdü.Yolda saçma sapan bir şeyler sayıklasam da sağ salim(!) eve geldim.Zaten de ondan sonrasını hatırlamıyorum.Sabah olduğunda telefonumda 20 tane cevapsız arama ve baş ucumda koca bir demet papatya buldum.Kartta şöyle yazıyordu:''Dün gece çok güzeldi,umarım iyisindir,bir daha sana içki yok :)''yazıyordu.İçtiğim şey meğer en ağır içkilerden bir tanesiymiş.Neyse ki ucuz atlattım.Dışarıdan bir ses geliyordu.''İpeeeeek'' diye bağırıyordu.Pencereden aşağıya baktım bilin bakalım kim?TOLGA...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder